Koku duyusunun geçici de olsa kaybı, salgının başlangıcında COVID-19 enfeksiyonunun başlıca göstergelerinden biriydi.
COVID-19'un en merak uyandıran semptomlarından biri koku kaybıdır. Hastalık sırasında ortaya çıkabilme olasılığı olduğundan, haftalar, aylar hatta yıllar boyunca sürebilme riski vardır.. Enfeksiyon geçtikten sonra da ortaya çıkabileceği belirtiliyor. Bu, koku kaybını uzun süreli COVID-19'un yaygın bir semptomu haline getirir.
Uzun COVID, enfeksiyonun ciddiyetine bakılmaksızın aşılanmış veya aşılanmamış bireyleri etkileyebilir. Uzun COVID anlayışımız hala gelişmektedir ve bilim insanları ve doktorlar bireysel semptomları ve bunlardan etkilenen kişilere nasıl destek verileceğini incelemektedir.
Koku duyusunun geçici de olsa kaybı, salgının başlangıcında COVID-19 enfeksiyonunun başlıca göstergelerinden biriydi.
Uzmanlar, koku alma duyusunu kaybeden veya bozan hastaların muhtemelen %80'inin COVID-19 enfeksiyonu iyileştikten yaklaşık bir ila üç ay sonra bu duyuyu geri kazandığını ancak bu, koku alma duyusunda devam eden bir bozukluk yaşayan insanların %20'sine kadarını hala bırakıyor."
Araştırmalarda virüs hastalıkları nedeniyle koku alma duyusunu kaybeden hastalarda görülen semptomların üç kategoriden birine girdiğini gösteriyor: 1 – tam kayıp (anosmi), 2 – kısmi kayıp (hiposmi) veya 3 – bozuk koku alma duyusu (parosmi).
COVID-19'un koku alma sinirleri üzerindeki etkisi
SARS-CoV-2 virüsü koku alma sinirlerini doğrudan etkilemese de, virüsün sinirlerin etrafındaki destekleyici hücrelere zarar verebileceğini gösteren bazı iyi kanıtlar olduğu, sinirlere besin sağlayan destekleyici hücreler yaralanırsa, koku alma sinirlerinin kendisinin de ikincil olarak zarar görebileceği belirtiliyor.
COVID-19 hastalığının erken evrelerinde burun veya sinüs tıkanıklığı (şişmesi) ayrıca koku moleküllerinin olması gereken yere, yani burun boşluğunun en dar noktasına ulaşmasını engeller. Tıkanıklığın neden olduğu şişlik indiğinde, koku alma sinirlerine verilen hasar gerçekleşmiş olabilir.
Koku kaybının zihinsel etkisi değişir, ancak bazı durumlarda aşırı olabilir. Kokudan gelen duyusal girdinin eksikliği etrafınızdaki dünyayı donuklaştırabilir. Ve bazı insanlar koku alma duyularını kaybetmeyebilir , ancak koku alma duyuları bozulabilir. Bu olduğunda, normal kokular onlar için korkunç kokabilir ve bu da yemeklerin veya günlük deneyimlerin tadını çıkarmayı zorlaştırır.
Klinik deneyimlerinden hareketle değerlendirme yapan uzmanlar, "Greyfurt kokladığınızı düşünün, fakat duman gibi kokuyor. Bazen güzel kokan şeyler çürüyen çöp gibi kokabilir ve bu da kişilerin yaşam kalitesini önemli ölçüde bozabilir." görüşüne yer veriyorlar.
Koku alma duyusunu kaybedenler için bir diğer endişe de güvenliktir. Koku alma duyumuz, hafife alabileceğimiz şekillerde bizi güvende tutmaya yardımcı olur.
Uzmanlar hastalarına duman ve gaz dedektörleri olduğundan emin olmalarını öneriyor. Çürümüş yiyecekler kötü kokar ve onları yemememiz konusunda bizi uyarır, bu nedenle koku alma duyusu zayıf olan kişiler yiyeceklerinin son kullanma tarihlerini kontrol etmek için ekstra özen göstermelidir.
Sitemizde yayımlanan yazı ve görsellerin fikri sorumluluğu eser sahiplerine aittir.
Bu içerik Coronavirus Günlüğü tarafından üretilmiştir.
